Mutfaktan Sesler’in "Yurtdışında Şef Olmak" serisinin yeni bölümü karşınızda. Bu bölümde konuğumuz, Amsterdam’da kendi işletmesinde mesleğine devam eden Esra Acar Koç.
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki Turizm İşletme eğitimi sırasında Çırağan’ın mutfağında yaptığı stajda ait olduğu yeri bulan, okulunu bitirince sonra Cape Town’a hem aşçılık okumaya hem de çalışmaya giden Esra Şef, kariyerine otel açılışları, restoran servisi, catering, flying chef’lik gibi pek çok tecrübeyi sığdırdıktan sonra açılışından itibaren 7 yıl boyunca Gram’ın mutfağında görev alıyor. Ailesiyle birlikte Hollanda’ya taşındıktan sonra çalıştığı işlerde yerel kültürü, lokallerin direkt ve net iletişim alışkanlıklarını yakından tanıyan Esra Şef, bir süre sonra kendi dükkanını aramaya koyuluyor ve bugün dışarda öğle yemeği yeme kültürü pek de gelişmemiş bir şehirde Belly Pepper isimli 26 kişiye aynı anda hizmet verebilen dükkanını ortağıyla işletmeye devam ediyor. Yerel gazetelerde ve Time Out’ta yer aldıktan sonra müşterilerinin çehresi Amsterdam’a göç etmiş Türklerden uluslararası bir çehreye bürünen Belly Pepper’da standardı ve sürekliliği olmayan bir tedarik sistemine alışmaya dair deneyimlerini bizle paylaşıyor. Çocuklarının bakımını kendi üstlendiği için çok planlı yaşayan, iş düzenini hayat düzenine uyduran Esra Şef, iyi bir planlamayla her şeyin mümkün olduğunun altını çiziyor. Sade, neşeli ve planlı bir hayatın hayaliyle iç çekenler için Esra Şef’in sözleri hepimize ilham veriyor: En büyük lüks bir bisiklet bir de kendine ayırdığın zaman. Bisikletimizi sürerken yüzümüze çarpan rüzgâr hafifliğindeki bu bölümü kaçırmayın.