MSA’nın Podcast’i Mutfaktan Sesler bugün Yemek Tarihi Araştırmacısı Ceren Bozkurt’u ağırlıyor. 20. yüzyıl Türkiye’sinde yemek kültürüne dair yazdığı yüksek lisans tezinden sonra yemek tarihi alanında çalışmalarını sürdüren ve @tarihvetarif Instagram hesabı ile web sitesinde bizlerle paylaşan Bozkurt’la yemeğin insanların kimlik tanımındaki önemli yerini; yemek kültürünün tarih, ekonomi, politika ve sosyolojiyle iç içe geçtiği alanları konuştuk. Tarımın başladığı, yani aslında insanlığın yemek kültürünün temellerinin atıldığı Anadolu’da yemek tarihi kaynaklarının azlığına hayıflandık. Aşçılık çok eski bir meslek olsa da esnaf kültürünün, iyi aşçıların tarifleriyle birlikte dünyaya veda etmiş olmasına yol açtığı için üzüldük. “Aşçılığımız eski, lokantacılığımız yeni” diyen Refik Halit Karay’ı anarak devam ettik; Osmanlı’nın son yıllarında Fransızca bilen aşçıların Osmanlı mutfağına uyarladığı Fransız esintilerini, siniden sofraya geçiş ve çatal bıçak kullanımının başlamasını, Tanzimat Fermanı ve sonrasında Cumhuriyet’in İstanbul ve Ankara’ya kazandırdığı yeme-içme kültürünü, Kurtuluş Savaşı’nın ardından güçsüz bir ekonomi ve azalan nüfusa rağmen sosyal hayatın hareketlenmesinde önemli rol oynayan ilk alafranga restoranları, Cumhuriyet’in genç başkentinde yerli yabancı bürokratik misafirler ağırlama ihtiyacından doğan lokantaları, bir devlet projesi olarak ortaya çıkan ve aslında bir gastronomi okulu rolünü de üstlenen Karpiç’i konuştuk. Yemekler arasında 8’er dakika beklemeye söz verdik, nedenini bölümün içine sakladık. Bir vegan cumhuriyetin ilk yıllarında İstanbul veya Ankara lokantalarında ne yerdi diye hayal kurduk. Mustafa Kemal Atatürk’ün bize armağanı cumhuriyetle toplumsal yaşama katılan çatal bıçak düzeni, beyaz sofra örtüleri, misafirleri karşılayan trio ile, şekillenen medeniyet yoluna bir kez daha şükran duyduk.
Türkiye’nin yemek tarihi ve kültürünü kayıt altına almak için olağanüstü çaba gösteren Ceren Bozkurt’un Mutfaktan Sesler dinleyicilerine bir de çağrısı var: Herkesi nadide olduklarını düşündükleri tarifleri, anneannelerinin yemek defterlerindeki ilginç tarifleri ve kayıt altına alınması gerektiğini düşündükleri tüm kaynakları @tarihvetarif Instagram hesabından Ceren Hanım’a ulaştırmaya davet ediyoruz. Çünkü 2050’lere geldiğimizde bereket ve kültür fışkıran toprakların mutfak kültürünün zamana yenik düşmesini önlemek için hepimize ihtiyaç var.